Şanlıurfa Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu v Hilvan Ziraat Odası Başkanı Hikmet İpar, yöre çiftçisinin onurunu korumak adına topraktan uzaklaşmadığını, desteğe her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğunu, yerel yönetimlerin bu duruma duyarsız kalmaması gerektiğini söyledi.
POMPAJ SULAMA PROJELERİNİN TAMAMLANMASINI İSTİYORUZ
Siverek, Hivan ve Viranşehir’de toplamda 5 milyon dekar araziyi sulayacak pompaj istasyonu yatırımının bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini vurgulayan İpar, ''GAP kapsamında yer alan sulama projeleri Urfa ekonomisi açısından çok önemli. Yanı başımızda Fırat Nehri var ama tam olarak istifade edemiyoruz. 2011 yılında hazırlığı tamamlanan bu projeler bölge ekonomisi açısından çok önemli. Eğer hayata geçirilirse, verimde yüzde 50'nin üzerinde artış olacak.’’ dedi.
ÜRETİCİ LOJİSTİK VE PAZARLAMA KONUSUNDA DESTEKLENMELİ
Girdilerdeki artışlardan yakınan İpar, şu değerlendirmeyi yaptı:
'‘Bir önceki üretim döneminde hububat üreticileri büyük kayıplar yaşadı. Genel olarak arpa, mercimek, hububat ve sebze üreticileri ciddi zarar etti. İsot'un fiyatı geçen yıla göre yüzde 70 oranında düştü. Bir önceki yıl kilosu 25 TL’ye kadar çıkan isotta geçen yıl fiyatlar 7 TL’ye kadar geriledi. İşçilik ve nakliye maliyetleri nedeniyle ürünler tarlada kaldı. Domates üreticileri de aynı şekilde harcadıkları emeğin karşılığını alamadı.
Yerel yönetimler çiftçilere destek sağlama konusunda daha fazla insiyatif almalıdır. Batı'daki bazı belediyelerin tohum, gübre, fidan desteği gibi destekler sağladığını görüyoruz. Benzer destekleri Şanlıurfa Büyükşehir ve ilçe Belediyelerinden de bekliyoruz. Yerel yönetimlerin pazarlama ve lojistik konusunda daha aktif rol alması lazım.. Bu konuda yerel yöneticilerle iş birliğine hazırız.
YÖRE ÇİFTÇİSİ ONURUNU KORUMAK İÇİN EKİYOR
Üreticiler zarar etmesine rağmen ekime devam ediyor ama bu sürdürülebilir bir durum değil. Desteklerin artırılmasını bekliyoruz. Bizim bölgemizde tarla ekilmediği zaman ayıplanır. Üretici zarar etse bile bir şekilde ekim yapmak zorunda hissediyor. Tarlasını ekemeyen bir çiftçinin yerine, komşusu ya da köylüsü tarlayı sürüp eker ve ürünü teslim eder. Bu, hem toplumsal bir dayanışma hem de çiftçinin onurunu koruma çabasıdır. Bu projeler hayata geçerse hem kuraklığın etkilerini azaltabiliriz hem de verimde yüzde 50’nin üzerinde artış sağlayabiliriz. Ancak projeler halen tamamlanmadı ve çiftçiler iklim koşullarının belirsizliğiyle mücadele etmek zorunda kalıyor.
ÜRETİCİ KAÇA SATACAĞINI ÖNCEDEN ÖNGÖREBİLMELİDİR
Çiftçinin bir ürünü ekmeden önce kaç paraya satacağını bilmesi lazım. Hangi üründen ne kadar kazanç elde edeceğini de öngörebilmelidir. Bu doğrultuda bir planlama yapılması gerekiyor. Eğer piyasa koşulları, çiftçinin zarar etme riskini ortaya koyuyorsa, özellikle o ürün devlet tarafından desteklenmeli. Devlet, çiftçiyi yönlendirmeli ve zarar etme riskini ortadan kaldırmalı. Hangi bölgede hangi ürün daha verimli yetişiyorsa, üreticinin o ürüne yönlendirilmesi sağlanmalı. Örneğin, Hilvan’da buğday verimi yüksekse ve daha kaliteli sonuçlar elde ediliyorsa, buğday üreticisine daha fazla destek verilmelidir. "
Baraj Gazetesi
Ekonomi
Yayınlanma: 07 Ocak 2025 - 11:56
Güncelleme: 07 Ocak 2025 - 12:24
Urfa çiftçisi yerel yönetimlerden destek bekliyor
İpar, GAP kapsamındaki yatırımların tamamlanması konusunda hükümete, lojistik ve pazarlama konusunda ise yerel yönetimlere çağrı yaptı: 'Onurunu korumak adına üretmeye devam etmek isteyen çiftçilere lütfen destek olun'
Ekonomi
07 Ocak 2025 - 11:56
Güncelleme: 07 Ocak 2025 - 12:24