Geleneksel el zanaatlarından kalaycılık mesleği tarih olmakla karşı karşıya kalırken, Gaziantep’te önceki dönemlerde sayıları 100’ü bulan ancak şimdilerde eleman yetişmediği için kentte sayıları bir elin parmağını geçmeyecek kadar kalaycı ustası kaldı. Kentte unutulmaya yüz tutan kalaycılık mesleğinin son temsilcileri olan ustalar, her geçen gün azalan talebe ve mesleğe ilginin olmamasına rağmen kalaycılığı yaşatmak için mücadele ediyor.
Çocukluk yaşlarında öğrendikleri mesleklerini ilk günkü özveriyle sürdürüyorlar
500 yıllık tarihi Bakırcılar Çarşısı’nda ve Gaziantep Kalesi’nin yanındaki iş yerlerinde yıllardır çalışan ustalar, çocukluk yaşlarında öğrendikleri mesleklerini ilk günkü özveriyle sürdürüyor. Çarşılardaki son kalaycı ustaları, bir dönemin gözde meslekleri arasında yer alan ve gelişen teknoloji karşısında tüketicinin endüstriyel ürünlere yönelmesi sonucu unutulmaya yüz tutmuş mesleklerini geleceğe taşımak istiyor ancak eleman sıkıntısı yaşıyor.
Gaziantep Bakırcılar ve Sedefçiler Odası Başkanı Celal Açık, yıllar önce kentte 100 civarında kalaycı ustası bulunduğunu ancak şimdilerde ise bir elin parmağını geçmeyecek kadar kalaycının mesleği devam ettirmeye çalıştığını söyledi. Kalaycılığın önemli merkezlerinden Gaziantep’te kalaycı ustası sayısının azalmasının endişe verici olduğunu belirten Açık, "Benim 48 yıllık meslek hayatım var. Bakırcılık mesleği benim baba mesleğimdir. Biz yıllardır, ‘çırağı olmayanın ustası olmaz’ diyoruz. Bu çocuk yaşta mesleklerin öğrenilmesi demektir. Ben mesleğe 10 yaşında başladığımda, ‘geç kaldın’ dediler. Okullarda rehber öğretmenlerimiz çocukları yeteneğine göre keşfedip meslek odalarına göndermeleri lazım. Okullarda teorik, biz de ise pratik eğitim verilir. İlk ve ortaokulu bitirenlerin meslek liselerine yazdıralım. Çocuklarımız meslek liselerinde hem mezun olsun hem de meslek öğrendikleri işyerlerinde çalışsın. Bu uygulama güzel ama ustaların dükkanlarında çırak yok ki meslek liselerine gönderelim. Okulların öğrencileri bize vermesi lazım. Okul alanlarını da genişletmemiz lazım. Meslek liselerinin sayısının çoğaltmamız lazım. Artık rahat bir nefes almamız lazım. Bize ilaç gibi eleman lazım. Meslek odalarının bu işe eli değmezse bu işte başarı sağlayamazlar. Çünkü sadece benim 48 yıllık meslek hayatım var. Bilen bilmeyene öğretecek. Atölyelerimizin kullanılmasına müsaade ederiz. Usta sahada yetişir, iş yerinde yetişir. Çırak usta ilişkisini çocuk yaşamalıdır. Ustalarımızın yanında meslek öğrenecek ve yetişecek. O zaman hedefimize ulaşırız" dedi.
Meslekte son nesil olduklarını belirten 40 yaşındaki kalaycı ustası Ramazan Toprak da çocukluğundan beri kalaycılık mesleğini yaptığını ve kentte 5-6 kalaycı ustasının kaldığını ifade etti.
Yorumlar
Kalan Karakter: