Gençlik yıllarımızda Bahçeli Bilardo, Küçük Ağa, Zümrüt, Platin, Teksas ve Cebeci Bilardo salonlarına takılırdık. Fakültede dersten çıktığımız gibi arkadaşlarla buluşma yerimizdi bu kıraathaneler. Şef Salih (Salih Çimen) abi salona girdiğimiz gibi bağırırdı” Yellleee Meheeeey, düştü gene hırppolar” diye. Gülüşürdük arkadaşlarla. Hemen oyun kağıdı veya okey isterdik.”Hoooop, önce ders çalışın” derdi ve kızardı bize. Biz de “abey vallahi ödevimiz yok “desek te yine de karıştırırdık elimizdeki ders notlarını. Ve sonra gece saat on ikilere kadar al papazı ver kızı. Haaa sonuçta noldu. Bugün her birimiz bu memleketin kendi sektörlerimizde önemli değerleri oluverdik. Ders çalışmazsak bize oyun vermeyen Şef Salih abimizden, bugün gençlere iddia,k umar, bahis oynatan zevatlara ve de bize sigara içirtmeyen Şef Salih abimizden bugün her türlü uyuşturucuya kadar bizzat kuryelik yapan zevatlara geliverdik maalesef. Bizi rahatsız eden kim olursa olsun lokalden uzaklaştırırlardı. Bizi hep siyasetten uzak tutarlardı. İyi ki hayatımızdaymışsın Şef Salih Çimen abi. Bizim o Bilardo salonlarına takıldığımız günler, buralar gerçekten kıraathaneymiş. Bahçeli Bilardoya, işletmenin sahiplerinden Merhum Kerim Mehey abi, kütüphane kurmuş ve her gün onlarca Gazeteye abone olarak oraya takılanlara böylesine bir hizmet te sunuyordu. Şimdi anlıyoruz o ADAMLARIN bizleri ne kadar önemsediklerini. Bize hep abilik, önderlik yapmışlar. Hem inandığım en önemli değerdir insana yapılan yatırımın en önemli eylem olduğu. Mekânı cennet olsun merhum Kerim Bayboğa abinin. Allah selamet versin Şef Salih abiye. Ocakçı Merhum Ahmet Bayboğa abi çay, limonata, meşrubat, süt, milo, tarçın, zahter, ayran ve meyve sularıyla doldurduğu bardakları meydancı mehey tepsiyle servise çıkarır ve şef Salih “Çaaaaay,adam say”diye bağırarak servis yapardı. Ve biz de arkadaşlarla anlaşmalı bir şekilde her birimiz mutlaka ayrı içecekler isterdik. Ve şef bize “Sizi sipariş mi verdim lan” diye bağırır ve gülüşürdük. Herkes birbirinin niyetinden emindik ve asla kızmak, darılmak olmazdı hiçbirimizde. Şeeeeeef, ortaya bir karışık lütfen. Ne güzel günlermiş, kıymetini bilmediğimiz ve elimizden sabun gibi kayıp giden o günler. Bu yazım da siyasetten uzak ve tamamen gençlik yıllarımıza olan özlemden kaynaklı oldu. Bu nostaljiyi de canlı tutalım diye düşündüm. Kalın sağlıcakla.
