İl düzeyinde yapılan hesaplamalara göre, Kocaeli, 302 bin 772 lirayla 2022'de kişi başına gayrisafi yurt içi hasılada (GSYH) ilk sırada, Urfa son sırada yer aldı. Sosyal medya ortamında yorumlar arka arkaya geldi <
Türkiye İstatistik Kurumu, 2022 yılına ilişkin "il bazında gayrisafi yurt içi hasıla" verilerini açıkladı. Urfa'nın en yoksul iller sıralamasında son sıralarda yer alması sosyal medyayı hareketlendirdi.
Urfa Kent Konseyi eski Başkanı Yusuf Sabri Dişli, bu konuda; ''Fazla kasma kendini. Germe Urfa ... Yok uçak inmiyor ... Yok Hızlı tren gelmiyor... Karnen ortada...'' ifadelerini paylaştı.
URFA MUTLAK YOKSULLUK SINIRINDA
Şanlıurfa Ziraat Mühendisleri Odası eski Başkanı Abdullah Melik ise Urfa’yı sahiplenmeme, Urfa’nın sorunlarını bilmeme ve Ankara’da takip etmeme gibi bir sürü problem bulunduğunu belirti. Melik, şu yorumu yaptı: 'Bir şehir düşünün pamukta, fıstıkta ve kırmızı mercimekte ülke üretiminde 1.sırada, buğdayda ve dane mısırda 2. sırada, bademde 5. sırada,biberde 9. sırada,nar ve arpa üretiminde 12.sırada olsun GAP’ın başkenti olsun ama 2020 TÜİK verilerine göre ülke ortalaması 8600 $ Urfa ortalaması 2901 $ la kişi başına düşen milli gelirde ülke 81. olsun. Urfa Mutlak yoksulluk sınırında, GAP’ın başkentiydi yoksulluğun başkenti oldu.' dedi.
ÇOK ÇALIŞMAMIZ, BUNLARA KAFA YORMAMIZ LAZIM
Sosyal medyaya yansıyan bazı yorumlar şöyle:
Kureyşi Çelik: Tarihiyle, doğal güzellikleriyle, konumuyla ve sanayi ticari potansiyeliyle Türkiye'nin en güzel ve en özel şehirlerinden biri olan Şanlıurfa ilimiz bunca avantaja rağmen Türkiye'nin en yoksul kenti oldu. Sizce sebebi nedir?
Zeki Kaya: Memleket sevdalısı çok olduğundan olabilir mi?
Bedir Bider: GAP'ın merkezindeyiz ama modern tarımcılık yapmıyoruz suyu akşam tarlaya veriyoruz eve gidip yatıyoruz. Tarlalarımız tuzlaştı, Gelişigüzel bilinçli bir şekilde tarım yapmıyoruz, son 17 yılda Ovadaki betonlaşma 85-100 bin dönüm arasındadır maalesef.
Cihat Kürkçüoğlu: Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH), bir ülke veya ülkeler tarafından belirli bir zaman diliminde üretilen ve satılan tüm nihai malların ve hizmetlerin piyasa değeri’nin parasal bir ölçüsüdür. Devletin varını yoğunu dökerek oluşturduğu Atatürk Barajı ve sulama kanalları vasıtasıyla güya Urfa dünyayı besleyecek tarımsal üretime sahip olacak, tarıma bağlı sanayide işlenen ürünler Uluslararası hava limanımızla dünyaya ihraç edilecekti. Hani nerde? Bu utanç verici sıralamadan yukarılara çıkmak için nasıl bir yol izlememiz gerektiğine dair ne tür projelerimiz var ? Bu işin ekonomik boyutu. Sağlık ve eğitimde yine çözüm bekleyen sorunlarımız var. Çok çalışmamız, bunlara kafa yormamız, enerjimizi bu sorunları çözmeye harcamamız gerekiyor.
Mehmet Ali Demirkol: Ekmek herkese yetecekti aslında. Tarlaya karga dadandı, ambara fare, fırına hırsız memlekete harami..
Mehmet Aktaş: Türkiye'de torpilin,rüşvetin, adam kayırmanın en çok döndüğü yer Urfa, düşünün fabrikalara işçi alınırken bile torpil gerekiyor. Fabrikalara bile ancak torpili olanlar giriyor. Sonuç kademe kademe başarısızlık ve bunun sonucu olan fakirlik. İyi eğitim almış iyi insanlar iyi yerlere gelmedikçe yoksulluk bu şehrin kaderi olacaktır.
Ali Aran: Bu neyi gösteriyor ? Yani diyor ki : Urfalılar bir şey üretmiyor. Devlet versin, onlar yesin. Yani istekler o yönde. Üretim yapmadan yüksek beklentiler içinde olmanın başka ne manası olabilirki ?
Resul Halat: Vay be Urfam için ne de çok ölen vardı oysa
