Tarih: 25.11.2023 16:50

İHD: Şüpheli kadın ölümleri en çok Hakkâri, Van ve Urfa'da gerçekleşmiştir

Facebook Twitter Linked-in

İHD Diyarbakır Şubesi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü vesilesiyle "Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi 1 Kasım 2022 ve 1 Kasım 2023 Tarihleri Arası Kadına Yönelik Şiddet Raporu’nu açıkladı.
Raporun bilançosunu İHD Diyarbakır Şubesi Kadın Komisyonu Üyesi Esra Saçaklıdır okudu. Saçaklıdır, "Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi 1 Kasım 2022 ve 1 Kasım 2023 Tarihleri Arası Kadına Yönelik Şiddet Raporu’nun bilançosunu şöyle özetledi:
"-Bölgede en az 34 kadın şüpheli bir şekilde yaşamını yitirmiştir.
-En az 7 kadın intihara sürüklenerek yaşamına son vermiştir.
-Bölgede aile içi şiddet sonucu en az 37 kadın yaşamını yitirirken, en az 7 kadın yaralanmış, en az 1 kadın ise cinsel saldırıya uğramıştır.
-Bölgede toplumsal alanda şiddet sonucu en az 8 kadın yaşamını yitirirken, en az 6 kadın yaralanmış, 3 kadın ise yaralanmıştır.
-Doğu Ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde, en az 7 kadın intihar, en az 45 kadın ise aile içi ve toplumsal alanda gerçekleşen erkek şiddeti sonucu katledilmiştir. 34 kadın ise şüpheli bir şekilde yaşamını yitirmiştir.
-Bölgede en çok Diyarbakır, Antep ve Urfa’da kadın cinayetleri gerçekleşirken, kadınlar mekânsal olarak en çok ev içinde katledildi.
-Şüpheli kadın ölümleri en çok Hakkâri, Van ve Urfa’da gerçekleşmiştir."

 

Öte yandan Urfa İl Kadın Platformu ise, “2023 yılının ilk 11 ayında 368 kadının erkekler tarafından katledildiği, sadece Kasım ayının başından bugüne 18 kadın cinayetinin işlendiği, Ekim ayı içinde katledilen 19 kadından 15’inin evli olduğu erkek, 1’inin oğlu, 2’sinin erkek kardeşi tarafından öldürüldüğü,  18 kadının ise şüpheli bir şekilde ölü bulunduğu, sadece iki yıl içinde neredeyse toplumun her alanında şiddete maruz kalan,  transfobik şiddete uğrayan, erkekler tarafından şiddete uğramanın yanı sıra kolluk güçlerince de şiddete maruz kalan 49 trans kadının nefret cinayetinde katledildiği dikkate alındığında, kadın cinayetlerinin boyutu, açık ve net olarak acil önlemlere işaret ederken, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilerek kadınlar açısından önemli bir kazancın yok edildiği ülkemizde var olan az sayıdaki önlemler de ya yetersiz kalmakta ya da hiç uygulanmamaktadır. 
Sadece bu veriler bile kadına yönelik şiddetin politik olduğunu gösteren en büyük kanıttır. Adli mercilere başvurmuş olmasına rağmen koruma alan ancak korunamayarak öldürülen kadınlar, bunun en çarpıcı örneklerindendir” ifadelerine yer verdi.

 

 


 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —