Dertler ortak, vatandaş: Geçinemiyoruz!

KDV oranlarındaki artışın yanı sıra akaryakıta art arda yapılan zamlar Urfa’da tüm kesimleri derinden etkilerken, küçük esnaf artan maaliyetler nedeniyle satış yapamamaktan, emekli ve işçi aldığı maaşla geçinememekten ve ay sonunu getirememekten yakındı. 
Uzun süredir devam eden zamlar, Urfa’da da vatandaşı en temel ihtiyaç maddelerini bile almada çaresiz bırakırken, vatandaşlar, "geçinemiyoruz" dediler. 
İşte o vatandaşlardan bazıları; 
BİR KİŞİ TOK DEĞİLSE BÜTÜN DEVLET AÇTIR
Mesut Yılmaz, “Bir vatandaş olarak geçinemiyoruz. İnsan hücreden, devlette bireyden başlar. Bir kişi tok değilse bütün devlet açtır. Burada ki strateji; okul oku, çalış, sınavlara gir kazan ve hayatını kurtar. Bu toplumda ki herkesi ne yazık ki kapsamıyor. Bunlar sadece devlet memurları ve siyasetçiler. Geriye kalan emekçiler ise çalışıyor ama yetmiyor. Bir ekmek 6 lira olmuş. Bir aileyi 5 kişiden hesaplasak 150 lira tutuyor bir günlük ekmek maliyetleri. “
KİM BU ÜLKEDE ÇALIP ÇIRPIYORSA BOĞAZINDA KALSIN
Mehmet Zurna, “Bir vatandaş olarak geçinemiyoruz. Allah sonumuzu hayır etsin. 10 milyona yakın mülteci getirmişler. Onlara bakıyorlar fakat kendi vatandaşına sahip çıkmıyorlar. Kim bu ülkede çalıp çırpıyorsa boğazında kalsın”
RESMEN DİLENCİ GİBİYİZ
Hadi Doğan, “Bu şartlarda geçinmek mümkün değil. Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a güvenip oy verdik ama şimdi de resmen dilenci gibiyiz. Hayat şartları çok zor, çocuklarımızı geçindiremiyoruz. Durum çok vahim daha kötü günler bizi bekliyor. Eminim ki bugünler yine iyi. Daha kötü günler bizi bekliyor. Evine ekmek götüremeyen ve bir telefonla da trilyonları vuran insanlar da var. Onların hepsine zehir zıkkım olsun inşallah”
ÜLKEDE BİR KRİZ VAR AMA BU KRİZİN ADI NEDENSE KONULAMIYOR
Hüseyin Doğan, “Emekli maaşının bana yetme ihtimali yok. Şu şartlarda yetiyor diyen de yalan konuşuyordur. Ülkede bir kriz var ama bu krizin adı nedense konulamıyor. Dünya krizi diyorlar da ben dünyada öyle bir kriz olduğunu görmüyorum çünkü adamlar buraya gelince kral gibi yaşıyorlar. Bu nasıl bir kriz? Nedense bizi vuruyor sadece bu krizler. Ben bunu anlayamadım. Ev kiralar olmuş 15- 20 bin lira. Bir asgari ücret 11 bin 500 lira. En düşük emekli maaşı 7 bin 500 lira. Bunlar ne yapacaklar? Sokakta yaşayıp, çaldır mı kuracaklar? Memur maaşını 22 bin lira yaptılar. Emeklinin suçu ne? Emekli insan gibi yaşamayacak mı? Emekliyi ezdirmiyoruz diyorlar her gün eziliyoruz. Allah razı olsun ezdirenlerden. Ne diyelim”
GEÇİNEMİYORUZ
Murat Aylak, "Tabii ki geçinemiyoruz, nasıl geçinebilelim ki? Bir ev kirası olmuş sekiz bin lira. Asgari ücret alıyorsun, on bir bin lira. Kalan üç bin lira ile elektrik mi ödeyeceksin? Su mu ödeyeceksin? Çocuğuna mı bakacaksın?" 
AY SONUNU ZOR GETİRİYORUZ
Ahmet Canbeyli, “Emekli bir vatandaş olarak geçinemiyoruz. Ay sonunu zor getiriyoruz. Tek istediğimiz zamların önü kesilsin yeter.”
ALDIĞIM EMEKLİ MAAŞIM KİRAYA BİLE YETMİYOR
Yusuf Kızıltaş, " Benim şimdi aldığım emekli maaşım kiraya bile yetmiyor. Kiralar olmuş 15 bin lira. Emekliler ne yapacak, sürünsün. Her gün her şey artıyor. Markette kasaya gidiyorum fişe bakıyorum, ‘hesaplar mısın' diyorum. 'Ağabey zam geldi’ diyor. Zam, zam, zam... Gitgide kötüye gidiyoruz. İyiye gitmeyecek bence" 
ZAMLARA YETİŞEMİYORUZ
Hasan Güneş, “Eski günleri mumla arar olduk. Zamlara yetişemiyoruz artık. İlgili makamların ya da bakanlıkların bunun önünü kesmesi lazım.  İnanın ay sonunu getiremiyoruz. Ülkenin bu kötü gidişatını hiç iyi görmüyorum. Eskiden iki senede bir zam yapılırdı, şimdide her gün zamlar yapılıyor. Bu şekilde nasıl geçineceğiz? “
VATANDAŞ OLARAK HER ŞEYİN CEZASINI BİZ ÇEKİYORUZ
Metin Yılmaz, "Tarlada üç liraya, beş liraya olan domatesi biz yirmi liraya, otuz liraya yemek zorunda kalıyoruz. Maaşım beş bin beş yüz lira iken et 100 liraydı, ben evime et götürebiliyordum. Şimdi maaşım 11 bin 400 lira, et üç yüz lira oldu. Ben evime et götüremiyorum. Bunun sorumlusu kimse onun ilgilenmesi gerekiyor. Vatandaş olarak her şeyin cezasını biz çekiyoruz”