Göz damlalarından antibiyotiklere, kanser ilaçlarından ağrı kesicilere kadar yaşanan ilaç bulamama sorunu vatandaşların sağlığını da tehlikeye atıyor. Kur farkı nedeniyle de ilaçların tedarik aşamasında sıkıntıların arttığını söyleyen eczacılardan Cemal Munar, bu sıkıntının daha da büyüyeceğini öngörüyor. Yaşanan ilaç tedariki problemini eczacı Cemal Munar, gazetemizi değerlendirdi.
ÖZELLİKLE KANSER HASTALARI BU KONUDA ÇOK SIKINTI YAŞIYORLAR
Eczacı Cemal Munar, “İlaçlar halen yoklarda ve birçok ilaç bulanamıyor. Bazı ilaçlar çıkmaya başlasa da özellikle kanser ilaçları gibi önemli ilaçlar daha piyasaya çıkmadı. İlaçları zamlardan, kur farkından ve KDV’den dolayı kısım kısım çıkarıyorlar. Hastalar bu konuda zorluk çekiyor ve ilaçları bulamıyorlar. Hata birçoğunun tedavisi yarım kalıyor. Özellikle kanser hastaları bu konuda çok sıkıntı yaşıyorlar. Bu konuda hastalarımız çok mağduriyet yaşıyor” dedi.
YERİ GELİYOR HASTALARA YOK ÇEKİYORUZ
Kur farkı nedeniyle yaşanan sorunun daha da büyüyeceğini öngören Munar, “Şu anda depolarda antibiyotik ilaçlarını alamıyoruz. Yeri geliyor hastalara yok çekiyoruz. Çünkü antibiyotik ilaçlarını bulamıyoruz. Halende bu sıkıntıyı çekiyoruz. Bulamadığımız çok sayıda ilaç var. Depoya soruyoruz firma hatası diyorlar” ifadelerini kullandı.
YAŞLI HASTALARIMIZ TARİHİ GEÇMİŞ İLAÇLARI KULLANIYORLAR
Sözlerine devam eden Munar, “Bunun üzerine bir ekleme daha yapmak istiyorum; hava sıcakları nedeniyle yaşlılarımız evde mağdur. Aile bireylerinin bunlara yardımcı olması lazım. Yaşlı hastalarımız tarihi geçmiş ilaçları kullanıyorlar. Aile bireyleri yanında olmayan yaşlı hastalarımız var. Bu yaşlı hastalarımız tarihi geçmiş ilaçlar kullanıyorlar. Kullandıkları zaman bu hastalarımız hava sıcakları nedeniyle fenalaşıyor, zehirlenmeler oluyor. Dolayısıyla yaşlı hastası olan aile bireylerimizin yaşlı hastalara bu konuda yardımcı olurlarsa çok iyi olur” mesajını verdi.
DOKTOR TAVSİYESİ DIŞINDA ANTİBİYOTİK KULLANIMI ÇOK RİSKLİDİR
Antibiyotik kullanımında önemli bir noktaya değinen Munar, “Antibiyotik kullanımını doktor ve hekim tarafından gerek duyulmadıkça asla kullanılmasını tavsiye etmiyorum. Çünkü antibiyotik kullanımı çok risklidir. Hastalar rahatsızlandığı zaman hemen antibiyotiğe yöneliyorlar. Bu da çok yanlış ve riskli bir durum. Bu durumda hasta yoğun bakımda yatığı zaman yani antibiyotik kullanan hasta yoğun bakımda fayda görmüyor ve tedavisi yarım kalıyor. İlaç alırken özellikle son kullanma tarihlerini kontrol edelim. Havalar çok sıcak, tansiyon, şeker ve göz hastalıkları olan hastalarımız elinden geldiği kadar dışarı çıkmasınlar” sözlerini kaydetti.
DEPREMDEN SONRA UYUZ VAKALARINDA CİDDİ ORANDA ARTIŞLAR GERÇEKLEŞTİ
Son olarak depremden sonra uyuz vakalarının artığına ve vatandaşların depresyon ilaçlarına oldukça fazla eğilim gösterdiklerine vurgu yapan Munar, “Depremden sonra uyuz vakalarında ciddi oranda artışlar gerçekleşti. Buda depreme dayalı vücutta stres artığından dolayı tamamıyla bu vücuda yansıdı. Yani şöyle anlatayım; insan sinirlendiği zaman Urfa şivesiyle hani derler ya vücutta yara çıkmaya başlıyor. Buda depremden olan stresten dolayı vücut reaksiyon gösterdiği için yara atıyor. Dolayısıyla uyuz ve stres vakası birbirine karışınca vücut kanayacak şekilde kaşınmaya başlıyor. Bunun yanı sıra halende deprem psikolojisini atlatamayan insanlar var. O yüzden depresyon ilaçlarına başlıyorlar. Bu kesinlikle yanlış. Kullanılan ilaçlar ağır ilaçlar olduğu için bu ilaçlar bağımlılık yapıyor o yüzden önermiyorum” ifadelerini kullandı.