Eğitim-Bir-Sen'den eylem

Şanlıurfa Milli  Eğitim  Müdürlüğü önünde toplanan sendika üyeleri adına basın açıklamasını yapan Memur-Sen İl Temsilcisi ve Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı İbrahim Coşkun eğitimin verimliliği ve niteliğinin eğitim çalışanlarının hak ettiği değeri görmesi ile mümkün olabileceğini söyledi.

Coşkun, Öğretmenlik Meslek Kanununun mevcut haklarını koruyacak, kariyer basamaklarında sınavsız ve  hizmet süresini önceleyecek şekilde yeniden düzenlenmesi gerektiğini ifade etti.

'ÖĞRETMENLİK MESLEĞİ HAK ETTİĞİ ŞEKİLDE TANIMLANMALI'

İlgili kanunun bu hâliyle öğretmenlerin beklentilerini ve toplu sözleşme masasına taşınan talepleri karşılamadığını anlatan Coşkun, “Öğretmenlik mesleğinin hak ettiği şekilde tanımlanması,   sosyal zeminde öğretmenlerin itibarının, haklarının korunması ve artırılması, yönetmeliklerle, genelgelerle oluşan görev, yetki, ehliyet, liyakat noktasındaki hüküm dağınıklığının giderilmesi için meslek kanununda ivedi olarak değişikliklerin yapılarak hayata geçirilmesi gerekiyor. Siyasi iradeyi, TBMM'yi ve Milli Eğitim Bakanlığı'nı meslek kanununda beklentileri karşılayan değişikliklerin ve dönüşümün bir an evvel hayata geçirilmesi konusunda adım atmaya çağırıyoruz." dedi. 

EĞİTİM BİR SEN'İN TALEPLERİ

 Coşkun, Eğitim Bir Sen'in taleplerini şöyle sıraladı:

“Sözleşmeli ve ücretli öğretmenlik gibi uygulamalar yerine kadrolu istihdamın esas alınmasını istiyoruz. Öğretmenlerin mesleki ilerlemelerini sağlayacak şekilde kariyer basamaklarının sınav yerine öğretmenlikteki hizmet süresine dayalı olarak kurgulanmasının meslek kanunu iddiasının ispatı için şart olduğunu düşünüyoruz. 

İstihdamda güçlük çekilen bölgeler başta olmak üzere, zorunlu hizmet gibi dayatmalara son verecek, öğretmeni motive ve teşvik etmeye, imkânlar, fırsatlar ve artırımlı haklarla ödüllendirmeye dair hükümlerin mesleği özendirmeye, mesleği yürütenleri güçlendirmeye ilişkin ön şart olduğunu biliyoruz. 

Öğretmenlerin atanmadan yer değiştirmeye, yetişmeden gelişmeye, eğitim imkânlarından kariyer fırsatlarına, ehliyetten liyakate her konuda belirsizlikten, ayrımcılık ya da ayrıcalık kusurlarından kurtarmaya dönük hükümleri olmazsa olmaz addediyoruz. 

Eğitim ve öğretim süreçlerindeki vazgeçilmez unsurlardan biri olan eğitim kurumu yöneticiliği ve eğitim liderliğinin meslek kanunu kapsamında düzenlenmesini, yöneticilik ve liderlik süreçlerine katılım, bu pozisyonlardaki mali, sosyal ve özlük hakların da mutlaka kanuni bir dayanak ve güvenceyle tanımlanmasını istiyoruz“.