Çocuklar yaşadıkları doğal afetlerde duygusal açıdan etkilenebiliyor. Deprem sonrası çocukların kaygılarını anlamak, onlara güven vermek ve duygusal destek sağlama büyük önem taşıyor. Ebeveynler tarafından çocukların deprem hakkında yaşlarına uygun bir şekilde bilgilendirilmesi kaygılarının önüne geçilmesine yardımcı olacağını vurgulayan Can Hastanesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Uzmanı Dr. Zeynep Gökçe Erkan, "Çocuklarımızın bu konuyla ilgili en doğru şekilde bilgilendirilmesi ve özellikle yaş dönemlerine göre doğru bilginin verilmesi çok kıymetli. İlkokul öncesindeki çocuklara depremi anlatırken, oyunlardan yararlanarak, belki legolardan faydalanarak yer sarsıntısı örneklerini göstererek süreci anlatabilmeliyiz. Deprem hakkında iyi bilgilendirmeliyiz ki çocuk, o esnada ya da deprem sonrasında ne yapabileceğini bilsin. Dolayısıyla güvendikleri o evlerinin sallanabileceği ve güvenli olamayabileceğine dair kaygılarını en iyi şekilde yönetebilsinler" ifadelerini kullandı.
Depremin şimşek çakması gibi bir doğa olayı olduğu gerçeği anlatılmalı
Deprem esnasında ve sonrasındaki yaşanan sürece dair bilgilendirilmenin de önemini vurgulayan Erkan, "Deprem esnasında ailecek ne yapmaları gerektiği, nerede toplanacakları, o esnada nasıl birbirlerine dikkat edecekleri, haberleşme ile ilgili kaynakların neler olacağını bilinmesi gerekiyor. Depremin bir doğal afet olduğu artık birinci sınıf sonrasında çocukların aklına çok net yatabilir. O yüzden de yağmur yağması gibi, şimşek çakması gibi çok evrensel olan bir doğa olayı olduğunu bilinmesi, bu süreci normalleştirmeleri adına önemli. Sonrasındaki dönem ise, ebeveynler burada rol model olmalı. Çok yoğun kaygılar, çok yoğun korku gösteren ebeveynin çocuğunun da çok sakin kalmasını elbette ki bekleyemeyiz. Ebeveyn kendi duygularını biraz kontrol edebilmeli, ancak yok saymamalı. Deprem sonrasında çocuğun korkusunu, tamamen bir insani duygu olması sebebiyle kucaklamalı, duygusuna alan açması gerekiyor" sözlerini kaydetti.
Çocukları yoğun deprem haberlerinden uzak tutun
Çocukların yaşadığı süreci atlatamadan televizyon ekranlarına yansıyan deprem görüntülerinden de olumsuz bir şekilde etkileneceğini belirten Erkan, "Fazla ekran maruziyeti; deprem sonrası ölüm benzeri televizyon haberlerinin çocuklar tarafından izlenmesi, çok iyi bir gelişim göstermiyor. Deprem sonrasında çocukların kaygılarını daha da fazla artırabiliyor. Bundan dolayı çocuklarda uyku, iştah, davranış değişikliklerinin yaşanması; yoğun ağlama ya da oyunlarda sürekli depreme dair ya da ölüme dair bir tema işliyor olması, çocuğun günlük hayatını olumsuz etkilediğini ve destek alınması gerektiğini gösterebilir. Bu destekle ilgili biz çok acele davranılmaması gerektiğini öneriyoruz. Çünkü ilk bir aylık dönem, duyguların işlenmesi için olabilecek normal bir süreçtir. Orada aileler bir arada sağlıklı olarak bu süreci atlatabilirler ama bir ayın sonunda ya da ilk bir aylık süreçte, çok aşırı yoğun davranışsal ve duygusal tepkiler alıyorsak bir çocuk ve ergen psikiyatristi uzmanından destek almak gerekebilir." diye konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: